Sayfalar

28 Kasım 2018 Çarşamba

Terörizm ve Terörist


                                                             


                                       Terörizm ve Terörist

Şu “terörist” kelimesi son günlerde epey bir vaktimi aldı.  Beni düşündürdü.  Üzdü.  Hüzünlendirdi.  Umutsuzluğa kapılmama neden oldu.  Bugün de güldürdü. 

Bu yazıyı yazmaya karar verince, dur, dedim kendi kendime, “terörist”in Türk Dil Kurumu sözlüğündeki karşılığı neymiş acaba, bir bakayım.  Yazıma da, “terörist”in anlamına Türk Dil Kurumu sözlüğünde baktığınızda falan falan anlama gelmekte, diye başlayayım.  Baktım sözlüğe.  Vallahi bir gülmektir aldı beni.  Teröristin karşılığı şu: “Yıldırıcı”.  Bu kadar.   Başka bir izah, açıklama yok. Gerçekten şu Türk Dil Kurumu Sözlüğünden kim mesuldür ya?  Gidip teşekkür edeceğim.  Çok güldürdü beni. 

Şöyle bir haber düşünebiliyor musunuz:  YILDIRICILAR ON CAN DAHA ALDI.
Herkes sorar tabii, “kim len bu Yıldırıcılar?  Yeni bir terörist grup mu?”  diye.  Bu sözü bilmeyen bir çocuk, sözlüğe bakıp anlamını anlamaya çalışsa mümkün değil anlayamaz.  Şimdi arkadaşım, sözlüğün amacı, yabancı kelimelere Türkçe karşılıklar bulmak değildir.  Sözlüğün amacı, sözün anlamını anlamanızı sağlamaktır.  “yıldırıcı” bunu başarıyor mu?  Tabii ki hayır.

Ya vallahi neresinden tutsun da başlasın insan, her şey eğri olunca?

O zaman kulağımı tersten göstereceğim.  İngilizce-İngilizce bir sözlüğe bakayım.  Sonra da İngilizce-Türkçe sözlüğe bakacağım.

Oxford sözlükte şöyle diyor: A person who uses unlawful violence and intimidation, especially against civilians, in the pursuit of political aims.  Yani, politik amaçları için, özellikle sivillere karşı hukuk dışı şiddet ve yıldırma hareketi kullanan kişi.  Ve bizim dilimize de terörist olarak girmiş.  Bizim dilimizde “yıldırıcı” dediğimiz zaman böyle bir anlam çıkmıyor.  O yüzden, biraz zahmet vermiş olacağız ama Türk Dil Kurumunda çalışan kardeşlerimiz de bunu böyle izah etseler iyi olur.
Şimdi İngilizce-Türkçe sözlüğe bakalım bakalım: Terörist, tedhişçi.  Oh be.  Bari onlar doğrusunu yazmış.  Türk Dil Kurumu sözlüğü acaba “tedhişçi”ye ne yazmış, merak ettim.  Ona da bakalım: Yıldırıcı.  Eh en azından istikrarlılar, diyelim bari.  Ama komik oldukları da kesin.

Neyse geleyim asıl konuma.  Konumuz “teröristler”.  Artık hayatımızın bir parçası, dünya siyasetinin vaz geçilmez unsurları ve tüm insanların kâbusu.  Kimle konuşurken “terörist” deseniz, ne dediğinizi hemen anlar.  Küçük çocuklar bile.  Bu kadar çağdaş yaşamın ayrılmaz bir parçası oldular. 

Hani insana öyle geliyor ki, insanlık var olduğundan beri bu kavram da vardı.  Ama yokmuş.  Terör kavramı var.  Korku, dehşet olarak.  Ama bunu neredeyse bir meslek haline getirip, sistematik olarak dünya politikalarını yönetmek için kullanmak keyfiyeti meğerse çok yeniymiş.  Biçare bizlere düşmüş bu korkunç kavramın dünyaya yayılmasına tanık olmak. 

Geçen gün çeviri yaparken Osmanlıca kelimeler kullanmam gerekiyordu.  Türk Dil Kurumumuz sağ olsun, bir “Türkçe-Osmanlıca” sözlüğüne sahip olmadığı ve böyle bir sözlüğü gereksiz bulduğu için, İngilizce metinde eski bir İngilizceyle yazılmış cümleleri, ben de çevirimde eski bir Türkçeyle yazmaya çalışınca zorluk çekiyorum bugün kullandığımız Türkçe kelimelerin yüz yıl önceki karşılıklarını bulabileceğim bir sözlük olmadığı için.  Bu sıkıntıyı da İngilizce kelimelere doğrudan eski bir sözlükten bakarak bertaraf ediyorum.  İyi oluyor.  Elimdeki sözlük 1924 yılına ait.

İşte başka bir kelimeye bakarken, gözüne “terror” kelimesi ilişti.  Altında da “terror”dan türemiş “terror stricken”, “terrorism” ve “terrorize” kelimeleri ve o günkü Türkçe karşılıkları vardı. 
Ama “terrorist” kelimesi yoktu.  Sözlüğe bakakaldım. Olmayan “terrorist” kelimesinin bir yüzyılda tüm dünyayı dolduran bir kavram olarak varlık bulması beni çok korkuttu.  Şaşırttı.  Kızdırdı.  Üzdü.  İsyan ettirdi.


Ne biçim bir zamanda yaşıyoruz?  Dünya var olduğundan beri ne kanlı savaşlar görmüş, ne katliamlar yaşamış ama “terörist” diye bir kavramın vücut bulması, sistematik olarak savaşlardan dahi daha korkunç bir hal alması, yaygınlaşması bizim zamana nasip olmuş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder